12 Mayıs 2013 Pazar

Posted by Unknown On 17:40

İslâm;  doğumdan  ölüme  kadar hayatın ne şekilde  yaşanacağını, davranışların nasıl olacağını, iç ve dış
dünyamızın ne şekilde bir  yapıya  kavuşturulacağını  tespit  etmiştir. Madden ve mânen sağlıklı bir fert, sağlıklı bir
aile  ve  sağlıklı bir  toplumun  yolu  İslâmın emrettiği  hayat tarzını  yaşamak ile mümkün olabilecektir.

Her hayrın başı Besmeledir !  


Her hayırlı işe Bismillahirrahmanirrahim ile başlanır. Sonunda da Elhamdülillah denir.
Sevgili Peygamberimiz: "Bir işe besmele ile başlanılmaz sonunda da Elhamdülillah denmezse o işte hayır
olmaz"buyurmuştur. Çünkü besmele çekerek kul ile Allah arasındaki gerçek alâka kurulmuş olur. Nerelerde
besmele çekilir veya çekilmez bir kaç misal verelim:
    "Yemek yemeğe, abdest almaya  ve hayırlı işe başlarken besmele  çekmek sünnettir.
    . Tuvalete girerken besmele çekmek mekruhtur.
    . Haram olan birşeyi yapmaya başlarken besmele çekmek haramdır.
      Biz müslümanlar haramlardan kaçınacağız.
    . Kat'i olarak haram olan bir şeyi işlerken besmele çeken kâfir olur.
    . Kapıları açıp kapatırken, mutfaktaki yemek kaplarının kapaklarını   açarken, yemek yaparken,
      ocak yakarken, mutfağa girerken besmele çekmek sünnettir.
    . Süt, su, çay, ilaç içmeye başlarken besmele çekilir.
    . Sakalı tamamen keserken besmele çekmek câiz değildir.
    ***

     SELAM  VERME  ADABI: 

     
Müslümanlar birbirleri ile karşılaşınca selamlaşır ve tokalaşır.
      Selam vermek sünnet, verilen selamı almak farzdır.
     1. İslam'ın emrettiği selamı unutma.
     2. Tanıdığın veya tanımadığın Müslümanlarla karşılaştığın zaman   selam vermeyi ihmal etme
         (Esselamü Aleyküm).
     3. Selam verme şekli şöyle:
         a) Binek üzerinde olan yürüyene,
         b) Yürüyen oturana,
         c) Az kişiler çok kişilere,
         d) Küçükler büyüklere selam verirler.
     4. Verilen selama onun misliyle veya ondan daha güzel bir şekilde    cevap ver.
     5. Konuşmadan önce selam ver. Peygamberimiz bir Hadis-i   şeriflerinde şöyle buyuruyor:
     "Kim  selamdan  önce  konuşmaya  başlarsa  ona  cevap  vermeyin"
    ***

     KONUŞMA  ADABI 

   
Şahsımıza karşı vazifelerimizden biri de dilimizi terbiye ve islah etmektir. İnsan iyi ve kötü bir çok
     şeyi dilinden bulur. Birçok insan dili sebebiyle en büyük musibetlere uğramışlardır.
     İnsanları cehenneme sürükleyip götüren de dilleridir.
     01. Söylediği sözün nereye varacağını, düşünmek.
     02. Dünya ve ahiret için faydası  olmayan  sözleri  söylememek.
     03. Sözleriyle  kimsenin  gönlünü  kırmamak.
     04. Musibet  ve  felaket  getireceğinden korktuğu  şeyi  söylememek.
     05. Konuşurken başkasının sözünü kesmemek.
     06. Bir insanı över veya yererken aşırı gitmemek.
     07. Büyüklerin yanında yüksek sesle  konuşmamak.
     08. Boşboğazlık, gevezelik etmemek.
     09. Söylerken ağzını eğip  büzmemek, avurt çatlatmamak, ustalık, bilgiçlik satmamak.
     10. Konuşurken karşısındakini  hiçe  sayarak ukalalık yapmamak, onun sözlerinde ayıp ve kusur
           aramamak.
     11. Dilini la'nete, küfüre ve kaba konuşmaya alıştırmamak.
     12. Kendisine verilmiş bir sırrı başkasına  söylememek.      .
     13. Yalan yere bir söz vermemek, yapamayacağı bir şeyi söylememek.
     14. Yalan söylemekten, yeminden, gıybet etmekten, koğuculuktan  sakınmak.
     15. Başkalarıyla  alay  etmemek, kimseye  kötü  bir  ad  takmamak.
    ***

     GÜZEL  SÖZLER  ADABI 

     Söz  söylerken güzel söylemek, kabalık yapmamak, karşısındakilerin halini gözetmek, dokunacak
     sözlerden ve tasavvurlardan sakınmak Müslüman'ın vazifesidir.
     Kur'an-ı Kerim yedi çeşit insanın peşinden gitmeyi ve onları dinlemeyi yasak etmiştir.
     1- Doğruya ve yalana çok yemin eden.
     2- Fikir ve düşüncesi düşük olan.
     3- Şuna buna söven, la'net eden, daima kusur ve ayıp araştıran.
     4- Bir yerde konuşulan şeyleri başkalarına taşıyan.
     5- Cimri ve son derece sıkı olan ve insanları iyilikten çeviren.
     6- Hakkı tanımayan ve mütecaviz olan.
     7- Günaha dadanan, şerefsiz ve soysuz olan.
     ***
     EVE  GİRİŞ  ÇIKIŞ  ADABI
     1. Kapının  sağında  veya  solunda  durmak.
     2. Kapıya 3 defa vurmak, izin verilir ise, içeriye girmek, izin  verilmez  ise  geri  dönmek.
     3. Eve girince ve çıkarken  "Esselamü Aleyküm" diyerek  selam  vermek.
     4. Evden çıkınca "Bismillahi tevekkeltü al-Allah la havle vela guvvete  illabillah" demek.
     ***

     YEMEK  YEME  ADABI 

   
     01. Sofra  hazırlanırken  yardımcı  olmak.
     02. Yemekten  önce  ve  sonra  elleri  yıkamak.
     03. Büyükleri sofraya oturmadan sofraya oturmamak.
     04. Besmele çekip, Allah'a vermiş olduğu nimetler için şükür etmek.
     05. Yemeğe önce yaşça veya mevkice büyük olan kişinin başlaması uygundur
     06. Sağ eliyle yemek.
     07. Lokmayı  ağza  göre  almak  ve  iyice  çiğnedikten  sonra  yutmak.
     08. Lokmayı  yutmadıkça  ikinci  lokmaya  el  uzatmamak.
     09. Önündeki  yemeği  soğutmak  için, yemeğin  içine  üflememek.
     10. Başkalarını  tiksindirecek, iğrendirecek  harekette  bulunmamak  ve söylememek.
     11. Ağızda  yemek  varken  konuşmamak, gülmemek.
     12. Başkasının  lokmasına  ve  yediğine  bakmamak.
     13. Elini yemek kabına silkmemek ve lokmayı ağzına götürürken başını tabağa doğru uzatmamak.
     14. Yemek  seçmemeye  özen  göstermek.
     15. Yemeği aynı kaptan yeyip, tabağın ortasından değil, kendi  önünden  yemek.
     16. Lokmasını  ve  aldığı  yemeği  bitirmek.
     17. Tabaklarda  artık, sofrada  kırıntı  bırakmamak.
     18. Toplu yemek yenirken herkes  yeyip bitirmedikçe sofradan kalkmamak.
     19. Yemek  bitince  "Elhamdülillah"  demek.
     20. Yemeği  yapana  teşekkür  etmek.
     21. Sofra  kaldırırken  yardımcı  olmak.
     22. Yemek  sonrası  elleri  yıkamak, dişleri  fırçalamak.
     23. Sokaklarda  yemek  yememek  ve  içmemek.
     24. Gezinerek  yemek  yememek.
     25. Helalinden, temiz  yemek  ve  Allah'a  şükretmek.
     26. Acıkmadan  yemek  yememek.
      Bir hadis-i şerifte:
     "Sizden biriniz yiyeceği zaman sağ eli ile yesin,
      içeceği zaman da sağ eli ile içsin.
      Zira şeytan sol eliyle yer, sol eliyle içer."  buyurulmuştur.
     ***

     SUYU  İÇME  ADABI 

   
1. Besmele çekmek.
     2. Suyu  bardaktan  (veya tasdan)  içmek.
     3. Suyu  oturarak  içmek.    4. Bardağı  sağ el  ile  ağıza  götürmek.
     5. Bardağın  içine  nefes  vermemek.
     6. Suyu  üç  yudumda  içmek  sonunda  Elhamdülillah  demek; su  içmenin adaplarındandır.
 
    Peygamberimiz (s.a.v.) buyuruyor:
    "Suyu çocuğun memeyi emmesi gibi için.
    Depodan doldurur gibi içmeyin.
    Ondan ciğer hastalıkları zuhur eder."
     ***

     TUVALET  ADABI 

     1. Tuvalete girmeden önce Eüzü Besmele çekmek.
     2. Sol ayak ile girmek.
     3. İhtiyacı  ayakta  değil, oturarak  gidermek.
     4. Tuvalette  konuşmamak, bir  şeyler  yememek, oyalanmamak.
     5. Tuvaletten  çıkmadan  temizlik  kontrolü  yapmak  (elleri yıkamak).
     6. Sağ  ayak  ile  çıkmak.
      7. Çıkınca "Gufraneke" demek, adaptandır.
     ***

     YATMA  ADABI 

     1. Yatmadan  önce  elleri  yıkamak.
     2. Dişleri  fırçalamak.
     3. Kıyafetlerle değil, pijamalarla yatmaya özen göstermek.
     4. Giysilere  sağdan  giymeye  başlamak.
     5. Besmele  çekip  sağ  tarafa  doğru  dönüp  yatmak.
     6. Yatmadan  önce  dua  etmek, adaptandır.
     ***

     GÖZ   KULAK  GİBİ  AZALARIN  TERBİYESİ 

     Müslüman'a başkalarının kanı, ırzı, namusu, malı haramdır. Kendisinin olmayan herhangi bir şeye
     kötü gözle bakmamak, kendi canı, namusu, malı nasıl mukaddes ise, başkalarınınkini de aynı
     şekilde kabul etmeli, kendini tamamen haramdan ve kendisine ait olmayan her şeyden çekmek
     İslâm'ın emridir.
     ***

     TOPLANTILARDA  ADAB  

     Kur'an-ı Kerim ve Hazret-i Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir mecliste nasıl davranılacağını
     bildirmiştir.
     01. Bir toplantıya herkesi iğrendirecek elbise ile, fena kokularla gitmemek,
     02. Mecliste daima güler yüzlü olup, ekşi suratlı ve geveze olmamak,
     03. İleri geçip oturmamak, hakkı olmadıkça ileriye geçmemek,
     04. Kendisinden yaşça ve bilgice yüksek olanlara hürmet etmek,
     05. Anası, babası veya hocasına daha çok hürmetli olmak,
     06. Oturanlara sıkıntı verecek hallerden sakınmak,
     07. İki kişi arasına oturmak lazım gelirse, onların iznini istemek,
     08. Sonradan gelene yer göstermek,
     09. Kendisinden büyük olanların yanında ayak ayak üstüne koymamak,
     10. Ev sahibinin, misafiri uğurlaması,
     11. Kalabalık içinde iki kişi arasında gizli konuşulmaması,
     12. Esnememek, mecbur olursa eli ile ağzını kapamak,
     13. Öksürme veya geğirme ile çevreyi rahatsız etmemek, tiksindirmemek,
     14. Meclis ve toplantılarda  edebe riayet etmek.
     ***

     KOMŞULARIMIZA  KARŞI  VAZİFELERİMİZ 

     Aile ve akrabamızdan sonra bize en yakın olan komşularımızdır.
     Komşularımıza  olan  vazifelerimizin  başlıcaları  şunlardır:
     1. Komşulara el ve dil ile eziyet etmekten kaçınmalıdır. Evde gürültü yapmak, dökülen çöplerle
         komşuları zor durumda bırakmak, vb. Müslümanlıkla bağdaşmaz. "Peygamberimiz: "Allah'a ve
         âhiret gününe İman  eden  komşusuna  eziyet  etmesin  buyurmuştur. (Sahihi Buhari)
     2. Komşusunu çaresizlik içinde gören kimse, onun yardımına koşmalıdır. Cenabı Hak bir ayeti
         kerimede komşuya iyilik edilmesini tavsiye etmektedir. (Nisa Suresi: 36)
     3. Komşunun  evini,  kendisinin  bulunmadığı  zamanlarda  korumak,
     4. Komşuları zaman zaman ziyaret etmek, hastalandıklarında kendileriyle yakından ilgilenmek,
     Komşu hakkının önemini Peygamber Efendimiz şu hadisi şeriflerinden daha iyi anlamaktayız:
     "Cebrail, bana durmadan komşuya iyilik yapmayı tavsiye etti. Bu sıkı tavsiyeden,
     komşuyu komşuya mirasçı yapacağını zannettim. (Sahihi Buhari)
     Komşumuz Müslüman olmasa bile onlarla iyi geçinmek (örnek olmak), eziyet etmekten
     sakınmak, iyi davranışlar içinde bulunmalıyız.
     ***

     MİSAFİRLERE  KARŞI  VAZİFELERİMİZ 

     Misafirleri güzel bir şekilde ağırlamak, Müslümanlığın emirlerindendir.
     Peygamber Efendimiz, kendisini ziyarete gelenlere elinde bulunan yiyeceklerden bol bol yedirir,
     hatta ev halkıyla birlikte geceyi aç olarak geçirdiği zamanlar da olurdu. Bir hadisi şeriflerinde şöyle
     buyurulmakta: "Allah'a ve Kıyamet gününe iman eden kimse, misafirine ikram etsin (Sahihi Buhari)
     Atalarımız kahramanlığı ve dürüstlüğü yanında, misafirperverliği de, sahip olduğu eşsiz
     üstünlüklerindendir. Bugün yurdumuzun birçok Köylerinde, misafirler için ayrılmış özel yerler vardır.
     Misafirlerimize  karşı  olan  vazifelerimizden  başlıcalar  şunlardır:
     1. Misafirleri güler yüz ve tatlı dille karşılamak,
     2. Yediğimiz içtiğimiz şeylerin en iyisini onlara sunmak,
     3. Misafirlerin üzerine fazla düşüp onları sıkmamak,
     4. Misafirlerin yanında çocukları ve hizmetçileri azarlamamak,
     5. Topluluklarda dikkat ettiğimiz önemli noktalara, misafirlerin yanında da dikkat etmek.
     ***

     ZİYARETLERİN  ADABI 

     Müslümanların birbirlerini ziyaret etmeleri, aradaki sevgi, saygı ve dayanışmayı kuvvetlendirir.
     Zaman zaman akraba, yaşlı ve hasta kimseler ziyaret edilmek  suretiyle gönülleri alınmalıdır.
     Ancak ziyaretlerin, usulüne uygun olarak yapılması gerekir.
     Ziyaretlerle ilgili edepleri  şöyle sıralayabiliriz:
     1. Ziyaretlerin vakti iyi seçilmelidir. Uyku, yemek ve iş zamanlarında ziyarete gidilmemelidir.
     2. Ziyaretlere giderken, temiz ve düzgün elbiseler giyilmelidir.
     3. Ziyaret edilen evin kapısı çalınmalı, ev sahibi izin verdikten sonra içeri girilmelidir.
     4. Ziyaret sırasında güler yüz gösterilmelidir.
     5. Ziyaretine gidilen evde bulunanların, sevinçleri ve kederleri paylaşılmalıdır.
     6. Ev sahibinin  işi varsa, ziyareti uzatmadan müsaade isteyerek ayrılmalıdır.
     7. Ziyaret edilen kimsenin yaş, akrabalık veya hastalık gibi durumları
         göz önünde bulundurularak, konuşma şeklinde dikkat edilmelidir.
     8. Özellikle yaşlılar ile hastalar, sık sık ziyaret edilmelerini beklerler.
         Bu bakımdan bu kimselerin ziyaretleri diğerlerine göre daha fazla yapılmalıdır.

(Kaynaklar: Sabri Özdemir  Eser: İtikat, İbadet, Ahlak)

0 yorum:

Yorum Gönder